Fullmetal Alchemist Live Action İncelemesi ile anime yazılarımıza devam ediyoruz. Bir süredir yoğunluğumdan dolayı yazı yazamıyordum. Kısa süre önce Türkçe dublajı çıkan filmi izleme şansını yakalım. Bugünde biraz boş vaktim olduğundan dolayı, izlemek isteyen ama ön yargılı olan arkadaşlar için yazmak istedim. Genelde animelerin live action’ ları (sinema filmi) sevilmemektedir. Bence her ne kadar güzel olsalar da insanların ön yargılı olmasından dolayı diye düşünüyorum.
Avatar The Last Airbender, Dragon Ball gibi sinema filmleri de animelerden uyarlanan filmlerdir ve bu iki filmde neredeyse hiç sevilmemiş insanların acımasız eleştirilerine maruz kalmıştır. Avatar filminin devamının gelmemesini de buna bağlıyorum aslında. Sonuçta animeden uyarlanarak yapılan filmler büyük risk içeriyor. Şimdi hem Fullmetal Alchemist Live Action İncelemesi ‘ni hemde animeden film uyarlaması hakkındaki düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Fullmetal Alchemist Live Action İncelemesi
Öncelikle Fullmetal Alchemist Brotherhood animesinin konusuna bakalım.
Bölüm Sayısı: 64
Kategorileri : Fantastik, Komedi, Büyü, Aksiyon, Macera, Askeri, Dram, Shounen(Gençlik)
Konusu : “İnsanlar birşeyleri feda etmeden birşeyleri elde edemezler.” Eğer birşey istiyorsan ona eş değer bir şey sunmalısın. İşte bu görüş simya’nın eşdeğer değiş-tokuş prensibidir.
Elric kardeşler simyaya çok hevesli iki erkek kardeştir. Babaları büyük bir simyager olduğundan dolayı Elric kardeşler de simyada müthiş şeyler yapabilmektedirler. Babaları evi terketmiştir. Kısa bir süre sonra anneleri de hastalık sebebi ile ölmüştür. Köylerinde yalnız başlarına kalan kardeşler, annelerini hayata döndürmek için simyanın en büyük yasağı olan insan diriltmeyi denemişlerdir. Ancak insan ruhuna eş değer bir şey bulunmamaktadır. Bu girişimde büyük kardeş Edward bir bacağını, Alphonse ise tüm bedenini kaybetmiştir. Elindeki son çare olarak kardeşinin ruhunu geri getirmeyi ve kardeşinin ruhunu bir zırha bağlamayı başarmıştır. Ancak bu girişim Edward’ın bir kolunu daha kaybetmesine sebep olmuştur. Bu acı deneyim ile bir insanı diriltmenin imkansız olduğunu anlamışlardır. Edward automail sayesinde mekanin kol ve bacağa sahip olmuştur. Edward kardeşinin bedenini kaybetmesini kendi suçu olarak düşünür ve kardeşinin bedenini geri alacağına söz verir ve simyada daha başarılı olmak isteği ile kendi evlerini ateşe verip hiç ayrılmayacakları bir yolculuğa çıkmışlardır.
Yaklaşık bir hafta önce Fullmetal alchemist live action izledim. Yukarıda görselini görebilirsiniz.
Arkadaşlar bir animede var olan her şeyi filme nasıl aktarabilirler ki? Yok efektleri kötü, yok senaryoda basite kaçmışlar falan filan. Mantıklı düşünmek lazım. Anime de her şey çizimden ibaret ama filmlerde özel efektler uygulanması gerekir. Yani çizip geçmek, gerçekçi efektler yapmaktan daha kolaydır. Sağlam efektler için sağlam yatırımlar gerekir. Kaldı ki Tüm animenin tek bir bölümde işlenmesine imkan yok. Tabi ki de animeye göre birçok sahnesi kesilecek. Elbette ki efektler olsun çekimler olsun sermayesine göre iyi yada kötü olacak. Kaldı ki live action çok riskli bir alan. Sanki ilk marvel çizgi romanlarının her birini sinema filmini yaptılar… Adamlar böyle riskli bir alanda bir iş yapıyorlar. Bu işler desteklenmeli ki devamı daha kaliteli gelsin. Adamlar bu alanda bir ışık görsün ki daha da heveslenip daha kalitesi için çalışsınlar.
Film hakkındaki görüşlerim de şu şekildedir.
1 – Oyuncular biraz daha anime karakterlerini anımsatacak şekilde seçilebilirdi. Ancak filmin yarısına geldiğinizde karakterlere de içiniz ısınıyor yani alışıyorsunuz ki bu da bence oyuncuların başarılı olduğunu gösterir.
2 – Animesinde duygulandığım kadar olmasa da (ki kesilen sahnelerden dolayı) yine duygulandığım sahneler oldu. Animesinden aldığım tadı bu live action’dan da alabildim.
3 – Dublajın bok gibi olması en büyük sorun oldu benim için. Lan homuculu ne arkadaş. Hayır birde utanmasalar her karakter ayrı bir terim kullanacak. 3 farklı söylem duydum. Direk homunculus de geç yada ne bileyim yapay insan de.. Ama her yerde aynı şeyi söyle.. Bir yerde yapay insan, bir yerde homunculu felan olmamış
4 – Filmin iki en az iki bölüm olacağını anladık zaten. Bu sebeple animedeki gidişata biraz daha uygun olsaymış keşke diye düşünmedim değil. Anime izlerken ikişer üçer bölüm atlamışım hissi verdi. Mesela Edward ile Alphonso’nun ustalarını ziyaret ettikleri ve “o çağırdığınız şey bebeğiniz değildi. ” sahnesini görmek isterdim açıkcası.
5 – Avatar Last Airbender, DragonBall filmlerini de beğendiğim gibi bu filmi de genel anlamda beğendim. (o iki filmi izlemeden önce animelerini izlememiştim.) Anime ile Filmin kıyaslama yapılabilecek konuları üzerinden kıyaslama yapıp yorumlamak gerekiyor bence.
+ “İzledim bok gibiyidi”
– “Neden?”
+ “Hiç animesi gibi değildi”
gibi saçma kıyaslamalar yapmadan, film ve anime arasındaki farkları iyi algılayarak, kıyaslama yapılabilecek yönlerine bakıp kıyaslama yaparsak, hem izlerken biraz daha fazla zevk alabilirsiniz.
Dediğim gibi riskli bir alan daha iyilerinin gelmesi için destek olunmalıdır.
Çıkan her live action’a “bok gibi” , “olmamış bu” tarzında acımasız eleştiriler yüzünden film yapımcıları da bu konuya pek sıcak bakmıyor. Anime uyarlaması olsun, oyun uyarlaması olsun bu tarz yapımları desteklemediğimiz sürece hiçbir zaman kaliteli yapımlar izlemeyeceğiz.
Fullmetal Alchemist Live Action İncelemesi yazımda bu kadar dostlar. Sonuç olarak ben bu yapımı beğendim. Daha büyük bütçeler ile daha kaliteli yapımlar ortaya koyulacaktır diye düşünüyorum.
Animeler hakkındaki diğer yazılarım için tıklayabilirsiniz.
Film ve diziler hakkındaki diğer yazılarım için tıklayabilirsiniz.
Takipte ve sağlıcakla kalın. ;)